
İltica hakkı askıya alınıyor: ABD ve AB’de Sertleşen Politikalar, Hak İhlalleri ve İnsanlık Dışı Koşullar
カートのアイテムが多すぎます
カートに追加できませんでした。
ウィッシュリストに追加できませんでした。
ほしい物リストの削除に失敗しました。
ポッドキャストのフォローに失敗しました
ポッドキャストのフォロー解除に失敗しました
-
ナレーター:
-
著者:
このコンテンツについて
Zebo Kadirova’nın hiçbir somut gerekçe olmaksızın geri gönderme merkezinde tutulması, Türkiye’deki göç politikalarının geldiği noktayı gözler önüne seriyor. Aylarca imza yükümlülüğüne tabi tutulan ve ardından ani bir şekilde alıkonulan Kadirova’nın dört çocuğu annelerinin geri dönmesini beklerken, ailesi ise yetkililere çağrıda bulunuyor. Göç İdaresi’nin İslam coğrafyasından gelen göçmenlere yönelik ayrımcı ve baskıcı uygulamaları, insan hakları savunucuları tarafından kaygıyla izleniyor.
Birleşmiş Milletler diğer yandan insani yardım fonlarındaki kesintilerin dünya genelinde göçü tetiklediği uyarısında bulunuyor. Bu krizin yapısal sebeplerine dikkat çekiliyor. Tarımın şirketleşmesi, doğal kaynakların sömürülmesi gibi nedenlerle insanlar yurtlarını terk etmek zorunda kalıyor. Göçmenler ise sıklıkla medyada tehdit olarak sunuluyor; oysa yaşanan göçler çoğunlukla hayatta kalma mücadelesinin sonucu. Göçün bireysel tercihlere indirgenmesi, adaletsizliğin üzerini örtüyor.
ABD'de ICE'in Latin kökenli insanlara yönelik ayrımcı ve sert müdahaleleri, yargı tarafından anayasaya aykırı bulunurken, Kaliforniya’da yapılan baskınlarda bir göçmenin ölmesi durumun vahametini artırıyor. Öte yandan Yunanistan’da artan göçmen akını karşısında iltica başvuruları askıya alınırken, Libya ile iş birliği girişimleri de başarısızlıkla sonuçlanıyor. ABD’de ise Trump yönetiminin “Alligator Alcatraz” gibi gözaltı merkezlerinde göçmenleri insanlık dışı koşullarda tutması, uluslararası kamuoyunun tepkisini çekiyor. Göçmen krizine yönelik baskıcı uygulamalar, küresel adaletin sorgulanmasına neden oluyor.